Kastamonu’nun İnebolu ilçesinin tarih kültür, edebiyat, nüfus alanlarının incelendiği ve 35 akademisyenin katıldığı Uluslararası İnebolu Sempozyumu’nun sonuç bildirisi yayınlandı.
Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde, 7 üniversiteden 35 akademisyenin katılımıyla düzenlenen Uluslararası İnebolu Sempozyumu, 19-20 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirildi. İnebolu Türk Ocağı Salonu’nda Kastamonu Üniversitesi, İnebolu Kaymakamlığı ve İnebolu Belediyesince düzenlenen sempozyumda, İstiklal Madalyalı İnebolu ilçesinin, tarih, kültür, edebiyat, nüfus ve ekonomi gibi çeşitli bilim alanlarında incelenerek tanıtmak, İnebolu’nun geçmişten günümüze potansiyelini tespit ederek geleceğe dönük bir vizyon ve bakış açısı geliştirmek hedeflendi. Akademisyenler tarafından ele alınan konuların tartışıldığı sempozyumda farklı disiplinlerden 30 bildiri sunuldu.
Tamamlanan sempozyumun ardından, sempozyum bildirisi yayınlandı. Yayınlanan bildiride sempozyumda sunulan bildirilerin kitap olarak yayınlanmasına karar verildiği belirtildi. Bildiride şu ifadelere yer verildi:
“Sempozyum oturumlarında ele alınan konular, bu çerçevede yapılan soru-cevap şeklinde tartışmalar ve değerlendirme oturumu çerçevesinde aşağıdaki sonuçlara ulaşılmıştır. Uluslararası İnebolu Sempozyumu’nun düzenlenmesi sürecinde paydaşların ilgi, destek ve yaklaşımı, bildirilerin özgünlüğü ve İnebolu halkının olumlu bakışı sempozyumun amacına hizmet noktasında beklenen neticenin alınmasına katkı sağlamıştır. Sempozyum, kurumlar arası işbirliğinin güzel bir örneğini göstermiş, işbirliğinin bundan sonra da geliştirilerek devam ettirilmesi arzusunu ortaya koymuştur. Sempozyumda İnebolu özelinde çalışmalar yapan akademisyenlerin de olması, bildiri konularının özgünlüğü ve sonuçları itibarıyla İnebolu’nun potansiyelinin anlaşılmasına katkı sunmuş, yeni çalışmaların yapılabileceğini göstermiş, mevcut bilgiler üzerinden İnebolu’nun geleceği üzerine düşünme ve öneriler geliştirme imkânı sunmuştur. Farklı konu başlıklarının, disiplinlerin yeterince temsil edilemediği dikkate alınarak sempozyum neticesinde araştırma alanı potansiyeli olan İnebolu’da azami bir zaman dilimi olarak her beş yılda bir sempozyumların yapılabileceğini ortaya koymuştur. İnebolu ekonomisinin tekamülü için beşeri sermayenin hareketi, yerel güç unsurlarının gayretlerinin önemli olduğu gerçeğinden hareketle bir ‘İnebolu Yerel Kalkınma Çalıştayı’ yapılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Bu faaliyetle birlikte İnebolu’nun kalkınması için yerel, kamu ve ulusal kaynakların yatırım imkanları araştırılmalıdır. Bu hedefle İnebolu limanının kapasitesinin geliştirilmesi ve Kastamonu-İnebolu karayolunun hızlıca tamamlanması sağlanmalıdır. İnebolu’nun tarihi ve kültürel özelliklerine dayanan birikiminin doğal çevresiyle uyumlu bir strateji geliştirilmek suretiyle turizm potansiyelini daha fazla harekete geçirebileceği değerlendirilmiştir. Bu hedefle İnebolu’nun tanıtımına daha fazla önem verilerek denizi, kültürel zenginliği ve doğal güzellikleri öne çıkarılabilir. İnebolulu olan veya İnebolu tarihinde özel bir yeri olan, İnebolu’da bir dönem bulunmuş değerlerin, Oğuz Atay, Orhan Şaik Gökyay, Nazım Hikmet gibi şair ve yazarlara ilave olarak Mehmet Akif Ersoy ve Ömer Seyfettin gibi yeni değerlerin de İnebolu’yla buluşturulup şehrin hafızasına dahil edilmesinin yararlı olacağı anlaşılmaktadır. Türk Ocağı binasından eski askerlik şubesi kadar bir tarih ve kültür sokağı projelendirilerek hayata geçirilebilir. Şehrin yerel ve özgün mimarisinin korunması ve tanıtılması çok önemlidir. Bu hedefle aşı boyalı evler, taş mimari konaklar ve tarihi binalar hakkında özel çalışmaların yapılmasına ihtiyaç vardır. Bu sahaya özel bir çalıştay yapılması son derece faydalı olacaktır. Sempozyumda sunulan bildirilerin Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılı anısına 29 Ekim 2023 tarihinde yayınlanarak kitaplaştırılmasına karar verilmiştir. Gelecek yılların; 2024 yılı İnebolu’ya İstiklal Madalyası verilmesinin 100. yılı, 2025 yılı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İnebolu’ya teşriflerinin ve Şapka ve Kıyafet İnkılabını başlatan tarihi ziyaretinin 100. yılı olması sebebiyle yüzüncü yıl etkinliklerinin yapılması sempozyum sonunda bir öneri olarak ortaya çıkmıştır.”
