Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 6.’sı düzenlenen Esenler Film Festivali, düzenlenen açılış programıyla başladı. 23 Aralık’a kadar devam edecek festivalin açılış töreninde ’Onur Ödülleri’ sahiplerini buldu. Gecenin sonunda Türkiye’den ve dünyadan birçok ünlü film müziğinin seslendirildiği konser, kulakların pasını sildi.
Esenler Belediyesi ev sahipliğinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ile Ziraat Katılım’ın destekleriyle düzenlenen 6. Esenler Film Festivali başladı. “Dijital Hayat” temasıyla dopdolu bir içeriği sinemaseverlerle buluşturan festivalin açılış töreni, Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşti. Festivalin açılış törenine, Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu’nun yanı sıra İstanbul Vali Yardımcısı Elif Canan Tuncer, Esenler Kaymakamı Süleyman Özçakıcı, siyasi parti temsilcileri, ’Onur Ödülü’ sahipleri oyuncu Altan Erkekli, oyuncu Rıza Naci ve yönetmen Rıza Mirkerimi ile sinema yazarları, kültür sanat gazetecileri, yapımcı ve yönetmenlerle çok sayıda sinemasever katıldı. Başak Şengül’ün sunuculuğunu üstlendiği gecede geçtiğimiz yıllarda düzenlenen film festivalleri ile bu yıl sinemaseverleri bekleyen sürprizleri konu alan sinevizyon gösterimi meraklıların ilgisine sunuldu.
Göksu: “Sinema sihirli bir perdedir”
Programın açılış konuşmalarını gerçekleştiren Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu, sinemanın sanatın çok farklı bir penceresi olduğunu belirterek, “Bu beyaz perde, kültürel dejenerasyon için, bazen kültürel ihya, bazen de kültürel değişim için kullanılır. Bu anlamda sihirli bir perdedir” dedi.
Göksu, bu çağda teknolojiyle birlikte insanlarda duyguların yok edilmeye çalışıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Esenler Film Festivalimiz, artık bir sanat klasiği haline gelmiştir. Bu yıl festivalimizin teması ’Dijital Hayat.’ Bugün, yapay zekâ ile bilgiye ulaşabilirsiniz, hayatın bütün unsurlarına da hükmedebilirsiniz; ancak hiçbir zaman duyguyu veremezsiniz. İşte bu yıl dijitalin hayatımıza nasıl yansıdığını beyaz perde aracılığı ile anlatacağız, çünkü sinema insana duyguyu veren en önemli vesile ve sanatın duygu yüklü bölümüdür. Onun için 16 yıldır yoğun bir emek vererek bu işin emektarı ve işçisi olmaya çalışıyoruz. Esenler’de bu işi kurgularken ilk olarak ’kadın’ temasıyla yola çıktık. Daha sonra göç, umut, aile temalarıyla devam ettik ve her festivalimizde bir temayı anlamaya çalıştık. Bu yıl da festivalimizi kurgularken dijital hayatı sorgulama düşüncesiyle yola çıktık. Çünkü dijital, hayatın vazgeçilmez ve anlamlı bir şekilde okunması gereken bir parçası.”
Festival Direktörü Suat Köçer de etkinliğe destek veren herkese, seyircilere teşekkür ederek, “Lütfen, bundan sonra da sinemanın can damarı olan bu festivallere desteğiniz devam etsin” diye konuştu.
Erkekli: “Bu organizasyon Türkiye’ye örnek olsun”
Programda birçok önemli yapımda ve tiyatro oyununda rol alan, aynı zamanda seslendirme sanatçısı Altan Erkekli’ye “Onur Ödülü” takdim edildi. Ödülünü Azerbaycanlı yönetmen Elçin Musaoğlu’ndan alan Erkekli, “Festivalin bu yıl altıncısını düzenliyorsunuz. İnşallah 66’ncısında da burada olalım. Bu güzellik devam etsin. Genci, yaşlısı, herkes burada. Bu organizasyonda en büyük katkı Esenler Belediyesinin. Onlara bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu kalabalık, İstanbul’da hayatın içine anlam katan bu organizasyonun hem İstanbul’un diğer ilçelerine hem de tüm Türkiye’ye örnek olması, gelişmesi dileğiyle” ifadelerini kullandı.
Bu yıl ayrıca “Onur Ödülü”ne değer görülen “Kurtlar Vadisi” ve “Bir Zamanlar Çukurova” gibi dizilerde aldığı rollerle tanınan Serpil Tamur, küçük bir kaza sebebiyle programa katılamadı. Tamur adına ödülü, festival yarışmasının jüri üyesi ve görüntü yönetmeni Cevahir Şahin aldı.
Mirkerimi: “Kendi ülkemdeymiş gibi hissediyorum”
Festivalin uluslararası “Onur Ödülü”ne bu yıl İran’dan ünlü oyuncu Rıza Naci ile senarist ve yönetmen Rıza Mirkerimi değer görüldü. Ödülünü oyuncu Nursel Köse’den alan Naci, bunu kendisine layık gören herkese teşekkür etti. Yönetmen ve senarist Handan İpekçi’nin ödülünü takdim ettiği Mirkerimi de ödül için teşekkür ederek, “Ne zaman Türkiye’ye gelsem, davet edilsem, kendimi ülkemdeymişim gibi hissederim” dedi.
Programın sonunda Fi Orkestrası, “Titanic”, “Game Of Thrones” ve “Selvi Boylum Al Yazmalım”ın arasında olduğu Türkiye’den ve dünyadan birçok ünlü filmin müziğini seslendirildi.



