Daha akıllı, kolay ve hızlı bir deneyim mi arıyorsun?

Uygulamayı indirmek için
QR kodu taratın
Tıkla
Hemen indirin
  1. Haberler
  2. Gündem
  3. Şehirler
  4. İSTANBUL
  5. Tarımın Stratejik Önemi: Savaşlar ile Değişen Küresel Gıda Dinamikleri

Tarımın Stratejik Önemi: Savaşlar ile Değişen Küresel Gıda Dinamikleri

Rusya-Ukrayna savaşı, tarımın stratejik önemini pekiştirdi. Tarım Teknolojileri Kümelenmesi Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Karagöz, Türkiye'nin yapay zeka ve otonom sistemler ile tarımsal üretim kapasitesini artırması gerektiğini vurguladı.

featured
service
0
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte tarımın stratejik önemi net görüldü. Yapay zekâ ve otonom sistemlerle tarımda daha verimli ve sürdürülebilir üretim yapılabiliyor.

Rusya-Ukrayna savaşı, modern çağda tarımın yalnızca ekonomik bir faaliyet değil, jeopolitik bir güç unsuru olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Ukrayna’nın ‘Avrupa’nın tahıl ambarı’ olarak devre dışı kalması, başta Afrika ve Orta Doğu olmak üzere birçok ülkede gıda krizini tetikledi. Bu süreçte Tahıl Koridoru Anlaşması, Türkiye’nin diplomatik gücü sayesinde hayata geçirilerek küresel gıda arzında hayati bir rol oynamıştı. Bu gelişme, tarımın artık savaşlar kadar belirleyici olduğunu; hatta savaşların seyrini etkileyebilecek bir milli güvenlik meselesi haline geldiğini ortaya koydu. Tarımsal üretimi güçlü olmayan ülkelerin, küresel krizlerde bağımsız karar alma kabiliyetlerinin zayıfladığı açıkça görüldü.

Tarım Teknolojileri Kümelenmesi (TÜME) Yönetim Kurulu Başkanı Abdulkadir Karagöz, Ukrayna savaşıyla birlikte tarımın stratejik öneminin daha net görüldüğünü belirterek, yapay zekâ ve otonom sistemlerle tarımda köklü bir dönüşümün şart olduğunu söyledi. Karagöz, Türkiye’nin bu yeni döneme güçlü bir tarım teknolojileri altyapısıyla hazırlanması gerektiğini ifade etti.

“Ukrayna savaşı tarımın stratejik gücünü gösterdi”

Ukrayna’nın küresel tahıl arzındaki kritik rolüne dikkat çeken Karagöz, Türkiye’nin öncülüğünde hayata geçirilen Tahıl Koridoru Anlaşması’nın milyonlarca insan için hayati öneme sahip olduğunu belirtti.

“Bu süreç bize şunu net biçimde gösterdi: Tarım, artık sadece çiftçinin meselesi değil; devletlerin bağımsızlığıyla doğrudan bağlantılı bir alandır” diyen Karagöz, tarımsal üretim gücü olmayan ülkelerin kriz dönemlerinde ciddi kırılganlık yaşadığını söyledi.

“Savaşlar üretimi durdurmuyor, teknoloji fark oluşturuyor”

Geleneksel tarım anlayışının yerini teknoloji odaklı üretim modellerinin aldığını belirten Karagöz, günümüzde savaş ve kriz ortamlarında bile gıda üretiminin sürdürülebildiğini vurguladı. “Otonom sistemler ve yapay zekâ destekli üretim sayesinde artık mesele daha çok üretmek değil, daha verimli ve sürdürülebilir üretim yapabilmektir” ifadelerini kullandı.

“Türkiye tarımda teknolojiyle dönüşmek zorunda”

Türkiye’nin tarımsal üretimde önemli bir potansiyele sahip olduğunu ancak iklim krizi, su yönetimi, fiyat istikrarı ve yaşlanan üretici nüfusu gibi risklerle karşı karşıya olduğunu belirten Karagöz, özellikle hayvancılıkta yaş ortalamasının 60’a yaklaşmasının ciddi bir uyarı olduğunu söyledi.

Karagöz, “Gençleri tarıma ancak modern, teknoloji tabanlı üretim modelleriyle çekebiliriz. Milli Teknoloji Hamlesi’nin tarım ayağını güçlendirmek zorundayız” dedi.

“Yapay zekâ ile daha az kaynakla daha fazla verim mümkün”

Süt üretimi üzerinden örnek veren Karagöz, teknoloji ve genetik altyapı sayesinde bugün 10 milyon inekle yapılan üretimin, 2 milyon inekle gerçekleştirilebileceğini belirtti.

“Bu yaklaşım; suyu, emeği ve zamanı koruyan bir üretim anlayışıdır. Tarımda verimlilik artık bir tercih değil, zorunluluktur” diye konuştu.

0
be_endim
Beğendim
0
hi_bir_ey_diyemiyorum
Hiçbirşey diyemiyorum
0
d_nd_r_c_
Düşündürücü
0
sinirlendim
Sinirlendim
0
nutkum_tutuldu
Nutkum tutuldu
Tarımın Stratejik Önemi: Savaşlar ile Değişen Küresel Gıda Dinamikleri
+ -
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.